Genel

Homeostasis – Hücrede Ayar Mekanizması

Hayatın Anahtarıdır Denge

Homeostasis denilen hücre, doku ve sistemlerimizdeki olağanüstü iç dengeyi muhafaza etmektir. 1930’lu yıllarda ortaya atılan homeostasis teriminin kökleri 1850’lerde öne sürülen şu fikre dayanır: Vücut hücreleri, sürekli değişen dış ve iç koşullar karşısında sabit olarak aynı şekilde duramazlar. Fizyolojik ayar mekanizmalarıyla an be an korunan bir iç ortamda mutlu mesut yaşamak isterler.

Homeostasis – Canlı Minik Bir Fabrika

Eskiden bilim insanları hücreyi küçük bir fabrikaya benzetirlerdi: Canlı minik bir fabrika. Zaten Arapça huceyre kelimesi de odacık anlamına geliyor. Her bir hücrenin evimizdeki kombi sisteminde olduğu gibi sıcaklık ayarının yapılması gerekir. Ayrıca asit baz dengesi sağlanmalı ve uygun nem oranına sahip olması gerekir. Yoksa hücre çölde kavrulan bir yaprak gibi kurur ya da nem içinde baygınlık geçirir. Bunlar da kâfi gelmez.

Hücre Fabrika Homeostasis

Hücre canlı bir fabrikadır!

Bu küçücük hücrelerin düşmanlardan ve zararlı bakterilerden arındırılmış güvenli bir ortama, besin ve su başta olmak üzere çok çeşitli gıdalara ihtiyacı da vardır. İşte bizler lahmacun yerken, yolda yürürken ve yatağımızda uyurken hücrelerimiz içteki ve dıştaki koşullara uyum sağlamak için sürekli ayar yaparlar. Bu yüzden geğiririz, gaz çıkarırız, yatakta sağa sola döneriz, üşüyen ayağımızı yorganın altına otomatik çekeriz.

savunma ve hücre

bağışıklık sistemini savunan hücre tasviri

Bu ayar mekanizmasına bilim insanları fiyakalı bir şey olsun diye homeostasis adını vermişler. Sıcak bir yaz günü terlemeniz bu ayar mekanizmasına gösterişli bir örnektir. Hücre ayarlama enstitüsünün elektrik memurları ve hormonlar gibi kimyasal postacıları harıl harıl hiç durmadan çalışırlar ve akıllara durgunluk verecek bir koordinasyon içerisinde bedenimizdeki hassas dengesine devamlı surette ayar çekerler.

Bu ayar mekanizmasından savunma sistemi de nasibini alır. Bağışıklık sisteminin askerleri, ikiyüzlü ve saldırgan tiplerden hiç haz etmezler. En çok onlara gıcık olurlar… Plajdaki cankurtaranlar gibi her an tetikte ve her an göreve hazır durumda bekleyen bağışıklık sistemi elemanları kıyıya vuran tsunami dalgalarına benzetebileceğimiz aşırı iltihaplanmalar sonucunda feleğini şaşırır. Hücrelerde ne ayar kalır ne de mayar.

Sonuç olarak, sağlık ve şifa dolu günler dileriz.

İlgili Yazılar