Kalori kısıtlaması ve aralıklı oruçlar, kalori alımında azalma olarak tanımlanan popüler diyettir. Onlarca yıldır, potansiyel bir diyet müdahalesi olarak kalori kısıtlaması ilgi çekici bir araştırma konusu olmuştur. Tüm kültürlerde oruç ritüeli vardır ve çeşitli amaçlar için asırlardır uygulanmaktadır.
İnsanlar için kalori kısıtlaması dendiğinde genellikle ≥%10’luk bir azalma ve kemirgen türleri için ≥%20’dir. 1935’te bir araştırma yapılmıştır. Buna göre kısıtlı diyetleri olan sıçanların potansiyel olarak normal beslenen sıçanlardan %33’e kadar daha uzun yaşadığını gösterdi. Organizma üzerinde yapılan çalışmalarda, diyetin yaşam süresini uzattığı gözlemlenmiştir. Ayrıca genel sağlığı iyileştirme yeteneğinin de olduğunu göstermiştir.
Bu çalışmalar, oksidatif stres, yaşam süresi ve diyabet ve kardiyovasküler hastalık (CVD) gibi kronik inflamatuar hastalıkları değerlendirerek orucun potansiyel olumlu etkilerini değerlendirir.
2017’de araştırmacılar, farklı fare, maymun ve insan türleri üzerinde araştırma yapmıştır. Bu araştırma açlık, oruç ve oruç taklidi diyetlerin DNA metilasyonu üzerindeki etkinliğinin gözlmlenmesini sağlamıştır. Yaşa bağlı metilasyon kayması tüm türlerde gve yaşam süresiyle ters orantılıdır. CR’nin metilasyon üzerindeki etkileri değerlendirilmiştir. Bunun için bir grup fare %40 CR’ye ve bir grup makak %30 CR’ye maruz bırakılmıştır. Her iki türde de metilasyon kayması ve CR’nin etkileri arasında negatif korelasyon bulunmaktadır; bu, CR’nin daha düşük metilasyon yaşı, dolayısıyla daha düşük biyolojik yaş veya uzun ömür ile ilişkili olduğunu göstermiştir.
Kalorik kısıtlamanın etkileri üzerine yapılan ön çalışmalar, bir diyet müdahalesi olarak orucun oksidatif stresi ve çeşitli kronik inflamatuar hastalık riskini azaltarak biyolojik yaşı ve yaşam süresini olumlu yönde etkileyebileceğini düşündürmektedir.
Soruya dönecek olursak; Kalorik Kısıtlama Diyeti Ömrü Uzatabilir mi? Cevap evet gibi duruyor. Mekanizma ise şimdilik metilasyon kayması olarak görülmektedir.