Stres herkesin dilinde. Stres, kaygı endişe… Çağın modern halleri olarak lanse ediliyor ve bunlardan kurtulmak için reçeteler hazırlanıyor. Bu durum bazı toplumlarda yaygın bir sorundur.
Stres Türleri
Günlük hayatımızda ortaya çıkan üç ana stres türü vardır.
-
Akut Stres:
Hareketli bir tartışma veya trafik sıkışıklığında sıkışıp kalma gibi kısa bir olay.
-
Akut Epizodik Stres:
İş teslim tarihleri gibi sık görülen akut olaylar. Şirketlerde bu tür stres çok görülmekte. Ayrıca yönetici ve hedef odaklı çalışanlarda sık görülmekte ve çok yıpratıcı kabul edilmekte. Ömrü kısaltan sürekli bir kortizol stres hormon salgısına maruz kalırlar. Sonucunda genç yaşta kalp krizinin erkek yöneticilerde görülmesi çoğu kez buna atfedilmekte. Ayrıca vücudun uzun süre kortizon baskısı altında kalması immün sistemi de baskılar. Bu kişilerde kanser görülme olasılığı daha yüksektir.
-
Kronik Stres:
iş kaybından kaynaklanan işsizlik, fiziksel veya zihinsel istismar, madde bağımlılığı veya aile çatışması gibi kalıcı devamlı olaylar.
Birçoğumuz bu üç türün bir kombinasyonunu yaşayabiliriz.
Vücudumuz, stresin gerçek veya algılanan bir olaydan kaynaklanıp kaynaklanmadığına bakılmaksızın, her türlü strese aynı mekanizma ile tepki verir. Amaç bünyeyi koruma altına almaktır. Fakat iş çığırından çıkarsa faydalı durum istenmeyen durumlara dönüşür.
Hem akut hem de kronik stresörler “savaş ya da kaç” tepkisine neden olur. Saniyeler içinde birkaç eylemi başlatan hormonlar salınır: hücrelerimize hızla kan ve oksijen pompalamak, kalp atış hızını hızlandırmak ve zihinsel uyanıklığı artırmak gibi.
Stresin Biyolojisi
Stres ve İletişim Aşaması:
Beynin tabanında hipotalamus adı verilen çok küçük bir bölge reaksiyonu başlatır ve otonom sinir sistemi aracılığıyla vücutla iletişime geçer. Bu sistem, kan basıncı, kalp hızı, solunum ve sindirim gibi istemsiz tepkileri düzenler. Daha sonra sinir sistemi, her böbreğin tepesinde bulunan adrenal bezleri uyarmak için sinirleri ve kortikotropin hormonunu, adrenalin adı verilen bir hormonu kana salması için uyarır. Devamlı stresli yaşam araba motorunun devamlı çalışması gibidir. Motor ısınır, motor elemanları yıpranır. Bağışıklık zayıflar, kişi içten ve dıştan gelen zararlara karşı kendini koruyamaz hale gelir. Hastalıklara kapı açılmakta.
Stres ve Yüksek Duyarlılık Aşaması:
Adrenalin (epinefrin olarak da bilinir) kalp atış hızını hızlandırır ve kan basıncını arttırır, böylece enerji artışını desteklemek için kaslara ve kalbe daha fazla kan dolaşır. Daha hızlı nefes alma ve daha yüksek uyanıklık sağlamak için kanda daha fazla oksijen kalbe, akciğerlere ve beyne ulaşır. Kişinin vizyonu ve işitmesi keskinleşebilir. Bu durumun süreğen bir hal aldığını düşünürü. Ömrüm kısalması kaçınılmaz olur.
Stres ile Hücrelerin Etkilenmesi Aşaması:
Stres devam ederse, adrenal bezler, kana glikoz salınımını uyaran ve beynin enerji için glikoz kullanımını artıran kortizol adı verilen başka bir hormon salgılar. Ayrıca vücudun stres tepkisine odaklanmasını sağlamak için vücuttaki belirli sistemleri kapatır. Bununla birlikte bu sistemler sindirim, üreme ve büyümeyi içerir. Stresli ve kaygılı birinin fazla açlık hissetmemesi bundandır. Ancak kimisinde de tam tersidir. Stresi azaltmak için kendini yemeye verenler de vardır. Canım sıkılınca kendini yemeğe verenler çoğunlukla kadınlarda olur. Erkeklerde ise genelde iştahsızlık olur. Her iki durumda da hayati organlar ve hücreler olumsuz etkilenmekte.
Stres ve Fiziksel Tetiklenme Aşaması:
Bu hormonlar stres geçene kadar normal seviyelerine dönmezler. Daha sonra stres geçmezse, sinir sistemi sonunda iltihaplanmaya sebep olur. Bununla birlikte hücrelere zarar veren fiziksel reaksiyonları tetiklemeye devam eder. Meditasyonun ömrü uzatması, sakin ve dingin insanların kolay hasta olmaması bundandır.
Stresin Biyolojisinin Özeti
Özetle; akut streste olay kısa sürer ve hormon seviyeleri yavaş yavaş normale döner. Akut epizodik ve kronik streste ise, sürekli olarak hormonların yükselmesine neden olarak savaş ya da kaç tepkisini tetikleyerek sağlık sorunları riskine yol açar. Sonuçta hayat kalitesini olumsuz etkileyen ömrü kısaltabilen durumlar ortaya çıkar.
Hayat Kalitesini Olumsuz Etkileyen Durumlar
- Fibromiyalji
- Sindirim sorunları (mide ekşimesi, gaz, ishal, kabızlık)
- Kilo almak
- Yüksek kan basıncı
- Göğüs ağrısı, kalp hastalığı
- Bağışıklık sistemi sorunları
- Cilt problemleri
- Kas ağrısı (baş ağrısı, sırt ağrısı, boyun ağrısı)
- Uyku bozukluğu, uykusuzluk
- Kısırlık, adet düzensizlikleri
- Depresyon, motivasyon kaybı
Bunlar küçük uyaranlardır, kişiye mesajlar göndererek kronik iltihabı çöz demektedirler.